Çok Konuşulacak Koleksiyon : Louis Vuitton X Supreme

Louis Vuitton yaptığı her hareketle konuşulan, gözleri daima üzerinde tutmayı seven dinamik bir marka. Ancak dün Paris’de sergilediği erkek koleksiyonu gözleri üzerine çevirmekten çok daha fazlasını yaptı, adeta moda dünyasındaki herkesin ağzının açık kalmasına neden oldu.

Moda Kariyeri olarak ilgi çeken marka işbirliklerine sitede yer vermeye özen gösteriyoruz. Durum böyle olunca, dün yapılan defileyi ve bu sürpriz marka işbirliğini fotoğraflarıyla yazıp yorumlamadan geçmek imkansızdı. Alışıldık işbirliklerinin aksine kampanya fotoğrafları ile değil de moda haftasında yaptıkları büyük bir defile ile kamuoyuna açıklanan bu birliktelik, deri ürünleri ile bir lüks perakende devi olan Louis Vuitton ve New York çıkışlı Supreme markası arasında gerçekleşti.

Hikaye Nasıl Başladı ?

Herkesi şaşırtan bu işbirliği fikri aslında ilk olarak Louis Vuitton’un CEO’su Michael Burke tarafından ortaya atılmış. Erkek koleksiyonunun tasarımcısı Kim Jones’u arayıp Supreme markasının oldukça ilgisini çektiğini ve onlarla ortak birşeyler yapmak istediğini söyleyen Burke, iki markanın iletişime geçmesine ve koleksiyonun ilk adımlarının atılmasına neden olmuş. Kim Jones’un açıklamasına göre koleksiyonun yapılması ve sahneye çıkarılması süreci boyunca Michael Burke oldukça heyecanlı ve destekleyiciymiş.

İlhamını Nereden Alıyor ?

“İçinde bulunduğumuz zamanlarda herkes her zaman bıkıp usanmadan yeni, daha yeni ve devamlı değişik birşeyler istiyor. Bu nedenle insanların karşısına tamamen yenilikçi ve şaşırtıcı bir koleksiyonla çıkabilmek fikri beni çok mutlu ediyor” diyor Kim Jones. Koleksiyonun ilhamını ise New York’da 70, 80 ve 90’lı yıllarda yaşamış Keith Haring, Jean-Michel Basquiat, Andy Warhol, Julian Schnabel, Robert Mapplethorpe gibi sanatçılardan alıyor. Bu dönemleri ise ” Her yerden herkesin dışarı çıkıp gece kulüplerinde birbirine karıştığı zamanlar” olarak tanımlıyor.

Koleksiyon Detayları

“Bir markanın eğlencesi ve keyfi bence sahip olduğu Pop kültürde yatar.” açıklamasını yapan bir kreatif direktörün böyle bir koleksiyon hazırlamasını aslında izleyenleri şaşırtmadı. Podyumda yürüyen modellerin taşıdığı kaykaylar, kaykay çantaları, sırt çantaları, bandanalar, şişe açacakları, eldivenler, gözlükler ve telefon kılıfları en ilgi çeken detaylar oldu. (her parça -en az yüzlerce defa- daha defile sona ermemişken ünlü bloggerlar ve sosyetik isimler tarafından sosyal medyada paylaşıldı)

                

Bu şovun her zaman kadın koleksiyonlarına oranla daha az değişebilen ve daha tekdüze olarak yorumlanan erkek koleksiyonlarına adeta bambaşka bir oyun alanı getirdiğini de söyleyebiliriz. Geniş paçalı düşük bel pantolonlar, uzun kapüşonlular, geniş gömlekler ve bol kesim yumuşak paltolarla, oldukça genç bir koleksiyona imza atan Jones aynı zamanda farklı fiziksel özelliklere sahip farklı yaş gruplarının rahatlıkla giyebileceği parçalar yaratmış. Hedi Slimane’ın 15 sene önce erkek giyimine getirdiği ve Saint Laurent markasından ayrılışına kadar moda sektöründe dominant olan süper-skinny akımdan sonra erkek giyimin bu koleksiyon ile bir çağdan diğerine geçiyor olduğunu düşünmemek elde değil.

Bize sorarsanız neredeyse tüm parçaların üzerinde bulunan LV logolarının ve ünlü monogram deseninin yanıbaşına yerleştirilen Supreme logosu uzun bir süre konuşulacak, ürünler yakın bir zamanda çılgın bir hızla tükenecek gibi duruyor. Koleksiyon ise sahip olduğu rahatlık ve cool tavırla tasarım konusunda çok yetenekli ve zeki bir ismin elinden çıktığını ilk bakışta kanıtlıyor….

Adı bu kadar geçmişken kısaca Kim Jones kimdir yazmadan olmaz :

1979 doğumlu İngiliz tasarımcı dünyanın en iyi moda okullarından olan Central St Martins mezunu. İlk koleksiyonunu 2003 yılında Londra moda haftasında gösteren Jones şimdiye kadar kendi ismini taşıyan koleksiyonların dışında Topman, Uniqlo, Mulberry McQ by AlexanderMcQueen, Hugo Boss ve Iceberg gibi markalar için koleksiyonlar tasarladı. 2011 senesinde Paul Herbers’in ardından stil direktörü olarak Louis Vuitton erkek giyim departmanının başına getirildi.

 

*Fotoğraflar : vogue.com

 

 

Deniz Bulutsuz

Yabancı dillere olan tutkum beni Galatasaray Üniversitesi Fransız Dili ve Edebiyatı bölümü mezuniyetime kadar götürdü. Terzi bir anneanne ve güzel sanatlar sevdalısı bir anne ile büyümekse, İstanbul Moda Akademisi Moda Yönetimi programını tamamlamamın nedeni oldu. Bir süre ELLE’de çalıştım. Reklam ajanslarında staj yaptım ve sosyal medya hesapları yönettim. Edebiyat ve moda ikilisini her fırsatta birbirlerine bağlayarak içerik üretmek ve bunları sosyal medyaya uyarlamak en büyük zevkim.

Henüz Yorum Yok

Cevap Bırak

E-Posta adresiniz yayımlanmayacak.