DeFacto Türkiye'nin en büyük ikinci hazır giyim markası
DeFacto'nun Türkiye'nin en büyük 2. hazır giyim markası olduğunu öğrenmek bizler için hiç de süpriz olmadı. Buse Terim'le hazırladığı koleksiyonundan tutun, mağaza sayısını hızla arttırmasına kadar güçlü bir gelişim sürecinde DeFacto. Geçtiğimiz günlerde markanın CEO'su ve ortağı İhsan Ateş, Hürriyet gazetesine DeFacto'nun büyümesi ve Türkiye'de perakende sektörüyle ilgili bir röportaj verdi. Bu röportajdan bazı önemli noktaları aşağıda paylaşıyoruz.
Yabancılar rekabette zorlanıyor
HAZIR giyim alanında en hızlı büyüyen şirketlerden DeFacto, 2016'da da hız kesmeden büyümekte kararlı. 2003 yılında Ozan Tekstil'in sahibi Zeki Cemal Özen tarafından kurulan şirketin en önemli özelliği "patron" şirketi olmaması. DeFacto'nun yönetimi CEO İhsan Ateş ve ekibinde. Hazır giyim sektörünün en büyük ciro yapan şirketlerinden LcWaikiki'de iş hayatına başlayan İhsan Ateş DeFacto'nun hem ortağı hem de CEO'su.
Defacto'nun hem CEO'su hem ortağı İhsan Ateş 1971 Malatya doğumlu. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi mezunu olan Ateş iş hayatına LCWaikiki'yle başladı. Uzun yıllar bir aile dostunun şirketi olan LCWaikiki'de çalışıp, markanın büyüyüşüne şahit olduktan sonra İngiltere'de perakende eğitimi almaya gitti. İngiltere dönüşü Türkiye'de danışmanlık yapmak üzere kendi şirketini kuran Ateş, o zaman yeni kurulmuş olan Defacto için de danışmanlık yapmaya başladı ve bir süre sonra DeFacto'nun ortaklarından oldu.
- Defacto son 4-5 yılda en çok büyüyen Türk markaları arasında. Son 6 yılda 10 kat büyüyerek, yaklaşık yüzde 47 büyüme gerçekleştirdi.
- İhsan Ateş'e göre kuracağınız markayı doğru konumlandırmak, markanın tarzı, müşteri hedef kitlesi başarı için en önemli etkenlerden.
- Markayı kuracağınız yerdeki rekabet de ayrıca çok önemli. Rekabetin çok yoğun olduğu bir alana yönelirseniz, hızlı büyümeniz oldukça zor.
- Türkiye'de markalar kendilerini daha çok rekabetin yoğun olduğu A, B segmentine konumlandırmak istiyorlar. DeFacto ise Türkiye'de hali hazırda büyümekte olan ve fazla markalaşmanın olmadığı B2, C1 ve C2 segmentlerine konumlanarak bir boşluğu kapattı.
- Türkiye'de tüketimin yüzde 60'ını B2,C1 ve C2 segmentleri yapıyor.
- Her ülke pazarının kendine göre farklılıkları var. Yabancı markaların bir ülkeye girmeden önce onu çok dikkatli analiz etmesi şart. Özellikle de Kuzey Avrupa markalarının Türkiye pazarında büyümesi zor, Güney Avrupa markaları Türk pazarına daha uygun.
- Türkiye yabancı markalar için çok zor, rekabetçi bir pazar. Bizdeki gibi değişimlerin çok olduğu bir pazarda hayatta kalıyorsanız, dünyanın bir çok ülkesinde başarılı olursunuz.
- Perakende sektöründe Türkiye biraz geriden geliyor. Avrupa'ya bakarsanız Zara'nın 1960'larda kurulduğunu görürsünüz. Bizde ise pek çok şey 1980'lerden sonra oluşturulmaya başlandı. Ateş'e göre Türkiye daha öğrenme aşamasında.
- Defacto'da mutluluk müdürü var. İnsanlar mutlu oldukları ortamda daha başarılı, üretken ve inovatif oluyorlar. İşte mutluluk müdürü fikri de buradan çıkmış.
DeFacto ile ilgili diğer haberlerimiz: