blog, eda binark yazıları Eda Binark blog, eda binark yazıları Eda Binark

Çılgın Dünyasıyla Burning Man

Takvimler bir kez daha 29 Agustos'u gösterirken, 1 hafta sürecek Burning Man'in başlamasıyla tüm gözler Black Rock City'nin üstüne çevrildi. Acaba bu sene ne gibi çılgın kostümler göreceğiz. 

Bir çoğumuz için Nisan ayı ne kadar Coachella'yla özdeşleşmişse, Ağustos sonu- Eylül başı da Burning Man ile anılıyor. Bu sene 30. yılı kutlanan Burning Man, her sene Nevada eyaletinin içinde Black Rock Çölünde yapılan kar amacı gütmeyen, bir komünite olmanın vurgulandığı bir sanat ve müzik festivali. Dünyanın dört bir yanından gelen sanatçıların yaptığı dev heykellerin arasında dolaşan sıradışı kostümleriyle Burnerlar- yani diğer bir deyimiyle katılımcılar gerçekten de her sene eşsiz bir görüntü oluşturuyorlar. 

İlk olarak 1986 yılında Larry Harvey ve Jerry James ikilisi tarafından San Francisco'nun Baker Plajında rastgele bir şekilde insan figürüne benzeyen bir kaç odunun yakılması ve bu alevi izlemeye gelen 30 kişiyle başlıyor Burning Man. Zaman içinde San Francisco'dan Nevada'ya taşınan ve neredeyse 70 bin kişinin katıldığı bir etkiliğe dönüşüyor. 

Burning Man kendinizi Salvador Dali'nin resimlerinin içinde gibi hissetmenize sebep olurken aynı zamanda da Halloween dışında istediğiniz gibi giyinebileceğiniz sınırsız bir özgürlük platformu. Bir hafta boyunca istediğiniz kostüm, saç ve makyajla dolaşabileceğiniz anti-kapitalist bir platform. Zaten Burning Man'in 10 kuralından biri olan Radical Self-Expression( radikal bir şekilde kendini ifade etme) tüm katılımcıların kendilerini ifade edebilecekleri gibi en özgür şekilde giyinmelerini şart koşuyor.

Her ne kadar moda dünyası tarafından yakın merceğe alınmış olsa bile Burning Man bir çok festival gibi ticari bir festival değil. Mağazalarda Burning Man koleksiyonu gibi şeyler göremezsiniz, Burning Man'de stand açan markalar da bulamazsınız; günümüzde her şeyin bir reklam platformuna dönüştüğü bir dönemde Burning Man'in tüm logolardan, markalardan sıyrılmış olması onu güzel yapan detaylardan biri.  Bir çok Burning Man katılımcısının dediği gibi " Burning Man bir sanat ortamı ve siz de orada olan bir sanat eserisiniz".

 Burning Man modası demişken katılımcılar her ne kadar diledikleri gibi, sıradışı giyinseler de doğa şartları buna her zaman elverişli olmayabiliyor. Çölün ortasında yüksek sıcaklık bir yana, gün boyunca esen toz fırtınalarına karşı yüzünüzü korumak ve yine yüksek hava sıcaklığından ötürü ayakkabılarınızın tabanının erimemesi için toza ve sıcağa uygun ayakkabı seçimi yapmak şart. Burning Man her ne kadar giyimde kuralsız bir topluluk olsa da festivalin ama prensiplerinden olan 'Leave no trace'- yani hiç iz bırakma'ya tüm katılımcıların uyması gerekiyor. Giydiğiniz kıyafet ve aksesuarlarınızla ortalığı kirletmemeniz gerekiyor. 

 Burning Man toplumun bize biçtiği rollerden ve "normal" kavramından kaçmamızı sağlayan, içimizde saklı, olmak istediğimiz bizi yansıtabileceğimiz bir platform. Burning Man'i sevmemizin en önemli nedenlerinden biri de bu aslında; hepimize toplumun/moda dünyasının dikte ettiği trendler yerine içimizden geldigi gibi, kendimiz olmamızı istediği için diğer festivallerden çok daha farklı bir yerde.  Hazır Burning Man 2016'da bugün itibariyle başlamışken bu sene ne gibi renkli görüntüler göreceğimizi merak ediyoruz. 

Read More
damla kahveci yazıları, blog Damla Kahveci damla kahveci yazıları, blog Damla Kahveci

COACHELLA MODA İÇİN NE ANLAMA GELİYOR?

Coachella hem dünyaca ünlü kişilerin ve moda tasarımcılarının katıldığı bir etkinlik olması hem de festival takviminin başında yer alması nedeniyle moda için büyük bir trend belirleyici. Coachella organizasyonu, sadece müziği kapsamıyor, sanat dünyasından ve moda sektöründen kişileri bir araya getirip, festivali havuz partileri, görsel showlar ile daha da etkileyici ve sosyal medya için çekici hale getiriyor. 

Photo credit: festivalsnobs.com/Coachella

Müzikle modanın birleştiği, dünyanın en çok konuşulan festivallerinden biri olan Coachella Müzik ve Sanat Festivali her sene California eyaletinin Indio kentinde düzenleniyor. En renkli festival olarak bilinen Coachella, bu sene 15-17 Nisan ve 22-24 Nisan tarihleri arasında gerçekleşiyor. Festivalde  sahne alan isimler kadar sanat dünyasından tanınmış kişilerin katılması da dikkat çekiyor. Bu sene sahne alan isimlerden bazıları Guns N’ Roses, Calvin Harris, LCD Soundsystem ve Ellie Goulding. Coachella’nın ilk haftasında festival katılan ünlü isimler arasında ise Kendall- Kylie Jenner, Emma Roberts, Alessandra Ambrosio, ParisHilton, Ashley Greene, Vanessa Hudgens ve daha birçok isim var.

Coachella’nın geçmişine baktığımızda 1999 yılında ilk resmi organizasyonun yapıldığını görüyoruz. Ardından iki yıl ara verildikten sonra 2001 yılından itibaren her sene yapılmaya başlanmış. Festivalin gün sayısı ise yoğun talepten dolayı 2012 yılında arttırılmış ve ikinci bir haftasonu daha eklenmiş. Festival son 4 senedir festivalden çok moda haftasına dönüşüyor. Bunun sebebi çok sayıda supermodelin bulunması ve katılımcıların tamamına yakınının Coachella tarzını oluşturup trendlerin erken habercileri olması.

Stilimize Coachella etkisi

Bohem stilin trend listelerinde üst sıralara yerleştiği şu günlerde Coachella Festivali, bize ilham kaynağı olmaya devam ediyor. Geçtiğimiz hafta başlayan bu festivale dünyanın birçok yerinden insanlar katılırken, biz de kendi podyumlarını oluşturan katılımcıları pür dikkat izliyor ve bohem stilini en iyi şekilde tasvir etmek için yaza damga vuran bu stil için bu görünümlerden ilham alıyoruz.

Bildiğiniz gibi çoğu zaman her festivalin bir stil ya da stil kodu bulunur. Bu festivalin stil kodu ise Gypster yani biraz hipster biraz da bohem. Festival gidenlerin stillerini incelediğimizde en çok tercih edilenler arasında püsküllü, etnik ve çiçek desenli kimonolar ya da elbiseler görüyoruz. Örneğin yaz için bir diğer trend ise bembeyaz giyinmek.

Festivale katılanların bir başka ortak noktası ise şapkalar. Benim tercihim maksi fötr şapkalar. Son olarak ise bohem tarzın vazgeçilmezi olan üstüne düşünülmüş, kombine uydurulmuş takılar.

Festivalde moda sektörünün ünlü isimleri ve moda ikonları stilleri ile her sene dikkat çekiyor. Coachella eşsiz bir müzik şöleni olmakla birlikte katılan ünlülerin tarzında kullandığı her bir moda ürünü yol gösterici oluyor. Kate Moss'un bir Coachella'da giydiği Hunter Wellington botlarının bir anda moda olduğunu hatırlar mısınız?

Festival kendine özgü bir stil ruhu taşıyor. Ünlü markalar ve tasarımcılar, festivale özel koleksiyonlar hazırlayıp, katılacak isimlere özel tasarımlar yapıyorlar. Örneğin festivalin yedi yıldan beri sponsoru olan H&M, “H&M Loves Coachella” adıyla koleksiyon satışa sunuyor. Hem kadınlara hem erkeklere hitap eden bu koleksiyon, bohem tarzı yansıtan denim şortlar, püsküllü kimonolar, etnik desenli elbiseler, şapka gibi parçalardan oluşuyor. 

H&M Coachella çadırı

H&M Coachella'nın içinde bir çadır kurmuş. Bu çadırda dinlenmek ve soluklanmak mümkün. Aynı zamanda H&M geri dönüşüm için giysileri bu çadırda kabul ediyor.

 

 

Coachella hem dünyaca ünlü kişilerin ve moda tasarımcılarının katıldığı bir etkinlik olması hem de festival takviminin başında yer alması nedeniyle bu konudaki en büyük trend belirleyici. Coachella organizasyonu, sadece müziği kapsamıyor, sanat dünyasından ve moda sektöründen kişileri bir araya getirip, festivali havuz partileri, görsel showlar ile daha da etkileyici ve sosyal medya için çekici hale getiriyor. Kaç tane organizasyonda Sienna Miller, Alessandra Ambrosio, Cara Delevingne, Rihanna, Rosie Huntington-Whiteley gibi isimleri bir arada görebilirsiniz ki? 

Damla Kahveci

Read More