Dünyaca ünlü markaların logoları nasıl doğdu?
Çok sevdiğimiz dünyaca ünlü markaların logolarının nasıl doğdugunu biliyor musunuz?
Çok sevdiğimiz dünyaca ünlü markaların logolarının nasıl doğduğunu biliyor musunuz?
LACOSTE
1933 yılında Jean Rene Lacoste markayı kurduğunda, amacı tenis tişörtleri üretmekti. Kendisi de tenisçi olan Rene’nin lakabı , “alligator” yani “timsah”tı. Bir gün bir arkadaşının , eğlencesine minik bir timsah çizmesiyle markanın logosu doğmuş oldu.
FENDI
Ters dönmüş iki F harfinden oluşan logo, bazen yap boza da benzetiliyor. Karl Lagerfeld’in marka için yarattığı logo, çoğu tasarımda başrolde.
Logonun siyah oluşu, markanın dominantlığını,üstünlüğünü ve zarifliğini temsil ediyor.
CHANEL
Chanel’in logosu ters ve iç içe geçmiş iki C’den oluşuyor. Markanın logosu ilk defa 1925 yılında, Chanel no5 şişesiyle tanıtıldı. Logonun hikayesinin çeşitli versiyonları mevcut. Bir rivayete gore ; “C” olarak gördüğümüz karakterler aslında at nalı ve bu yüzden şansı temsil ediyor. Bir diğerine gore, iki C , Coco Chanel’in isminin baş harflerini temsil ediyor.
HERMES
Hermes’in ikonik olan logosundaki at arabası markanın doğuşunu anlatıyor. Hermes’in ilk kurulduğunda sadece kayış takımı ve semer yaptığını biliyor muydunuz?
Eğer Hermes'in hikayesini okumadıysanız yukarıdaki linke hemen tıklayın!
BURBERRY
Gabardinin muciti, trençkotların efendisi Burberry’nin ; o zamanlardaki adıyla “Burberry’s”in şövalyeli logosu ilk olarak 1901 yılında askeri üniforma ürettikleri zaman kullanıldı. Kumaş ve ürün dünyasına getirdiği yeniliklerden ötürü logosunun ileriye doğru koşan bir şövalye olduğunu söyleyebiliriz. Burberry Prorsum alt markasındaki “Prorsum” kelimesi de ; latince “ileri” demek.
VERSACE
Helenistik miras ve mitoloji , markanın kurucusu Gianni Versace için her zaman en büyük ilham kaynakları oldu. Doğduğu toprakların bir zamanlar Antik Yunan’a ait olmasından mı ; yoksa komşusu Sicilya’nın bayrağından mıdır bilinmez ancak , Versace’nin Medusa ile ilgili düşünmeye başladığı zamanlar ilk gençlik yıllarına uzanıyor. Burada biraz Medusa’dan bahsetmeliyiz. Medusa, bir zamanlar kainatın güzellik sembolüyken; Poseidon’un gönlünü ona kaptırmasıyla; Athena tarafından lanetlenir. Güzeller güzeli bu kız; yılan saçlı, gözlerine bakanı taşa çeviren bir canavara dönüşür. Versace’nin sembolü olan Medusa; bu lanet öncesindeki güzellik tanrıçası, altın saçlı Medusa’dır. Bu logo , gücü,kuvveti ve güzelliği temsil etmesiyle ;Versace’nin geçmişe ve gelenekselliğe olan bağını gösterirken; bir yandan da orijinalliği ve dehasıyla etkileme tutkusunun ürünüdür.
GUCCI
Gucci’nin iç içe geçmiş iki G’den oluşan logosu, ihtişam ve güveni temsil etmesinin dışında; markanın kurucusu Guccio Gucci’nin baş harflerinden oluşuyor.
LOUIS VUITTON
Taklit dünyasına belki de en az toleransı olan marka Louis Vuitton. Hem de 1896’dan beri! Kuşkusuz bu hassasiyet, dünyanın en çok kopyalanan markası olmasından kaynaklanıyor.Louis Vuitton logosu ya da monogramı, ilk defa 1896’da ortaya çıktı. Amaç, babasının yaptığı sandıkların(kıyafetlerin saklanması için kullanılan gardrop sandıklar) kopyalanmasına engel olmaktı. Seyahatler sırasında insanların eşyalarını güvenli bir şekilde taşımaları için yapılan sandıklar , ihtiyaçtan çok bir arzu nesnesine dönüşmesinden sonra o kadar çok ilgi gördü ki, kopyaları üretildi. Başta kullandığı gri kanvas çok fazla kopya edilince çizgili versiyon yapıldı. O da taklit edilince George Vuitton geometrik desen kullanması gerektiğine karar verdi. Kalıcı bir çözüm bulmak adına başvurdukları son çare bugünkü monogramın ortaya çıkmasını sağladı. Vuitton’un oğlu, Georges Vuitton’un yaptığı logo, babasının isminin baş harflerinden ve Japon esintili çiçek motifinden oluşuyor. Monogramın patentini de alan George, daha o zamanlardan taklit dünyasına sıfır toleransları olduğunu göstermiş oldu.
Atlar için yapılan eyerlerden dünyanın en pahalı çantalarına uzanan bir başarı hikayesi.