Dilara Findıkoglu moda dünyası için genç ve yeni bir isim ama özellikle İngiliz basını tarafından son zamanların en yaratıcı ve ümit vaadeden tasarımcıları arasında gösteriliyor.
Doğup büyüdüğü İstanbul’da liseyi bitirdikten sonra üniversite için Londra’da Central Saint Martins College of Art& Design‘da moda tasarımından mezun olan tasarımcı, kendi eklektik ve özgün giyim anlayışıyla da tasarımlarıyla olduğu kadar ilham veriyor. Öğrencilik yıllarında Pompei London adıyla kurduğu harness markasından sonra Dilara’yı, birçok yabancı basın organında Central Saint Martins’den mezun olurken organize ettiği gerilla moda defilesiyle duyduk.
Dilara Fındıkoğlu SS17 Koleksiyonu
Dilara, Türk kültüründen ilham aldığı, punk ve rock, feminizm, anarsizm, tarihsel ve mistik öğelerle birleştirdiği tasarımlarıyla yabancı basının şimdilerde radarında. Hatta Fransız Vogue dergisinin eski genel yayın yönetmeni Carine Roitfeld’in çıkardığı CR Fashion Book’ta mezuniyet koleksiyonu Rihanna tarafından giyildi.
Dilara için tasarımlarını sadece bir kıyafet olarak görmek çok yanlış; tasarımcı her bir parçasında kendi hikayesinin, iç dünyasının, ilham kaynaklarının ve onun hayatına etki etmiş öğelerin olduğundan bahsediyor. Dilara Fındıkoglu, bir çoklarının suya sabuna dokunmayan toz pembe olarak gördüğü bir dünyayı; siyaset, feminizm, din ve daha bir çok konuyla harmanlıyıp bize sunuyor ve modanın gerçekten de toplumun gerçekliğini yansıtabilecek bir araç olduğunu bir kez daha kanıtlıyor. Dazed& Confused dergisinin de söylediği gibi ” Feminizmin kötü kumaşlarla etik olmayan şartlarda üretilip hazır giyimde 5-6 Poundlara satıldığı şu günlerde Dilara kadınların kendi gücünü ve feminizmi isyan ve estetikle nasıl tasarıma çevirebileceğini kanıtlıyor”
Londra Moda Haftası’nda koleksiyonunu sergilemek için Soho’daki bir striptiz kulübünü seçen tasarımcının adı ülkemiz basınınca daha çok tanınmasa da Fındıkoglu’nu globalde çok sık duyacağımıza eminiz.